İstanbul merkezli yolsuzluk soruşturmalarında gözaltına alınan Büyükçekmece Belediye Lider Vekili Ahmet Şahin ve sürücüsü Sonkan Turan’ın tutuklanmasına ait hakimliğin karar yazısına ulaşıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması, Aziz İhsan Aktaş’ın elebaşı olduğu öne sürülen cürüm örgütü soruşturması ve Büyükçekmece Belediyesi ile ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
İBB’ye yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan Büyükçekmece Belediye Lider Velili Ahmet Şahin ve sürücüsü Sonkan Turan hakkındaki hakimliğin karar yazısına ulaşıldı.
Sulh ceza hakimliğinin kararında, iş insanı Ali Nuhoğlu’nun, çalışanı O.K.D aracılığıyla Çırpıcı Parkı’nın alt tarafındaki İBB Hizmet Binası şantiyesinde Şahin’e şirket kasasından çekerek farklı tarihlerde 520 bin dolar ve 1 milyon doları teslim ettiğine dair sözleri olduğu kaydedildi.
O.K.D’nin de Nuhoğlu’nun talimatıyla farklı tarihlerde çanta içerisinde ölçüsünü bilmediği döviz cinsi parayı Çırpıcı şantiyesinde Şahin’in aracının bagajına bıraktığına dair sözleri olduğu belirtilen kararda, Nuhoğlu’nun bu paraları çıkar maksatlı hata örgütü kapsamında yönetici durumunda bulunan bireylerin zorlamasıyla verdiğine ait beyanları bulunduğu anlatıldı.
“Tanıkları tanımadıklarına ait beyanlar cürümden kurtulmaya yönelik”
Kararda, ayrıntılı şahit beyanları karşısında kuşkulu Şahin’in bu şahitleri tanımadığına ait savunmalarının cürümden kurtulmaya yönelik olduğu kanaatine varıldığı tabir edildi.
Dosyadaki kolluk tutanakları, bilgi ve dokümanlar birlikte dikkate alındığında somut kanıtlara dayalı kuvvetli kabahat kuşkusunun bulunduğuna işaret edilen kararda, hata için kanunda öngörülen ceza ölçüsü ile kabahatin konusu ve tartısı dikkate alındığında isimli denetim kararlarının yetersiz kalacağı aktarıldı.
Kararda, kuşkulu Sonkan Turan’ın Ahmet Şahin’in özel sürücüsü olarak çalıştığı, O.K.D’nin, para alışverişi sırasında Turan’ın olay yerinde olduğuna ait görgüye dayalı tabiri olduğu belirtildi.
Turan’ın, hakkında söz veren şahitleri tanımadığı istikametindeki savunmalarının hatadan kurtulmaya yönelik olduğu kanaatine varıldığı söz edildi.
Dosyadaki kolluk tutanakları, bilgi ve evraklar birlikte dikkate alındığında somut kanıtlara dayalı kuvvetli hata kuşkusunun bulunduğuna vurgu yapılan kararda, hata için kanunda öngörülen ceza ölçüsü ile cürmün konusu ve yükü göz önünde bulundurulduğunda isimli denetim kararlarının yetersiz kalacağı aktarıldı.
Kararda, şüphelilerin bu münasebetlerle tutuklanmalarına karar verildiği kaydedildi.
About The Author
